Bilgi ve İnsan

Bilgi insanın varolma kaynağıdır.\r\nİnsanın zihinsel faaliyetleri sonucunda elde ettiği ürünlere bilgi denir.Bilene süje, bilinmesi gereken nesneye obje adı verilir.\r\n \r\nBilgi; \r\nGündelik Bilgi: insanın gözlem ve denemeler sonuncunda elde ettiği ürüne bilgidir. Hayatımızı kolaylaştırır.\r\nTeknik Bilgi: İnsanın doğayla mücadelesinden çıkmıştır. Amacı fayda sağlamaktır.\r\nDini Bilgi: Varlığı inanç aracılığıyla kavrayan inanç bilgi çeşididir.\r\nSanat Bilgisi: Sanat olaylarıyla ilgilenir sübjektiftir.\r\nBilimsel Bilgi: Akıl ve deneye dayanır. Belli bir metodu olan bilgidir. Sonuçları kesindir. Akıl ve mantığa dayanır. Evrenseldir. Yığılan ve ilerleyen bir bilgidir.\r\n \r\nBilimsel Bilgi; konusu ve yöntemleri bakımından 3’e ayrılır\r\nİdeal (formel) Bilimleri:Matematik Mantık\r\nDoğa Bilimleri: Yer olarak coğrafya iklim şartları meteoroloji jeoloji, yaşam olarak biyoloji, tıp, zooloji\r\nİnsan Bilimleri:İnsanıele alan bilimlerdir Psikoloji, biyoloji, antropoloji\r\nFelsefe Bilgisi:İnsanın evrenin niteliğini ve yapısı hakkında gözlediklerine dayanarak düşünmesi sonucu ortaya çıkartmıştır.\r\nEvreni bir bütün olarak ele alır.\r\nSübjektiftir.\r\nSonuçlarıvarsayımlıdır.\r\nAkla dayanır.\r\nBirikimli olarak derleme özelliğine sahip değildir.\r\nBilimler nasıl sorusuna cevap arar, felsefe niçin sorusuna cevap arar?\r\nBilimsel bilgi ile felsefe bilgisinin ortak yönleri; evrensel olma, akla dayanma, merak ve hayretten doğmadır.\r\n \r\nBilimsel gelişmelerin bütün ilkeleri; temelde akılcılık, bilimcilik ve gerçekçilikten kaynaklanır. Diğer bir ifade ile bu ilkelerin hepsinin özünde akılcılık, bilimcilik ve gerçekçilik yer almaktadır. Çünkü bu ilkeler, hayalden, teoriden değil, doğrudan doğruya yaşamdan doğmuş ilkelerdir.\r\n \r\nGerçeği aramak, gerçeğe yönelmek, gerçeği konuşmak; düşünen insanların yöntemidir.\r\n \r\nDüşünen insan; daima gerçek arayan ve onu buldukça, bulduğuna inandıkça ifadeye cüret gösteren insandır. Bu bakımdan düşünen insan akla değer verir, olaylara bilim gözüyle bakar, gerçeği kavramaya çalışır. Hayal gücü ile sorunlara yaklaşmak, önyargılarla hareket etmek, bilimsel düşünce ile bağdaşamaz. İnsanlık temel sorunlarını akıl ve mantıkla çözerek ilerlemiştir. \r\n \r\nÇağın gerçekçiliği de;akla, mantığa ve bilime verdiği önemden kaynaklanmaktadır. Çünkü akıl, mantık ve bilim, devlet yönetiminde ve toplum yaşamında dogmalardan kurtularak gerçekçi olmamızı sağlar. Gerçekler karşısında hayalci olmak kadar büyük hata olamaz. \r\n \r\nGerçekçilik ilkesi;insanında toplumunda devletin de uluslararası konularında yolumuzu çizmiştir. Erişilemeyecek hayalî emeller peşinde insanları toplumları devletleri uğraştırmamak ve zarara sokmamak amaç olmalıdır.Uygar dünyadan, uygar ve insanî davranış ve karşılıklı dostluk beklemek, gerçekçi düşünmek ve hareket etmekle mümkündür.\r\n \r\nSorunlara; akılcı, bilimci ve gerçekçi bir görüşle yaklaşmak, sorunların bu görüşle çözümlenmesine yönelmek gerekir.\r\n \r\nİnsan tarih boyunca; düşünce alanını genişletmek doğanın gerçekleriyle yüzleşerek, neyin ne olduğunu anlamaya bilmeye yönelmiştir. Elde ettiği biliyi yorumlamada aklını kullanma yöntemleri geliştirmiştir.\r\n \r\nTürkiye bilimsel bilginin neresinde?\r\n \r\nGünün Sözü: Düşüncesizlik, insanıda toplumu da devleti de sorunlara iter.